Kayıtlar

Eylül, 2017 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

PANİK BOZUKLUK

TANIMLAR Panik bozukluk, anksiyete bozuklukları arasında en sık görülen, kronik yada yineleyici olarak seyreden, ailevi, sosyal ve işlevsel yeti yitimine neden olan bir bozukluktur. Panik bozukluğu (PB), tekrarlayan ve beklenmedik anlarda ortaya çıkan panik ataklarıyla seyreder, hastalar sonraki ataklarla ilgili beklenti endişesi yaşayıp kaçınma davranışı sergilerler (Çeçen, 2015). DSM IV-TR’de panik bozukluğun tanımı yapılmış, agorafobili yada agorafobisiz panik bozukluk olarak kodlanmıştır (DSM IV-TR, 2000). Panik Bozukluk (PB); nefes almada güçlük, çarpıntı, baş dönmesi, titreme, çıldırma-ölüm korkuları gibi çeşitli bedensel ve bilişsel belirtilerin ön planda olduğu, yineleyici ve beklenmeyen panik ataklarıyla belirlenen yaygın bir bozukluk olarak tanımlanabilir. Panik bozukluk, etiyolojisi iyi bilinmeyen, nedensiz ve aniden ortaya çıkan şiddetli paroksismal anksiyete atakları ile karakterize bir bozukluktur. Panik ataklarının bir sonucu olan ve sıklıkla klinik tabloya ekle

FREUD VE BİLİNCİN DÜZEYLERİ

FREUD VE BİLİNCİN DÜZEYLERİ Sigmund Freud 1856 yılında o dönem Avusturya- Macaristan imparatorluğu içerisinde yer alan Moravia’nın küçük bir kasabası olan Freiberg’de doğdu. Orta sınıftan Yahudi bir aileden gelmektedir (Freud, 2006). İki ve Seksen İki yaşları arasında evi Viyana’da bulunmaktaydı. Hitler’in Avusturya’yı işgal ettiği 1938 yılının ertesi yılı 1939 yılında Londra’ya sığınmak zorunda kaldı ve orada da hayatı son buldu(Atalay, 2013). Hayatı boyunca birçok makale ve eseri bulunmaktadır. Kariyerinin ilk yıllarında sinir sisteminin anatomisi ve fizyolojisi üzerine yaptığı birçok çalışmayla başlamıştır. Paris’te Charcot’un yanında bir yıl çalıştıktan sonra ilgisi ruhbilimine dönmüştür. Meslektaşı Breur ile ruhbilimi çözümlemelerinden bulundu. Bu başlangıçta basit nevrotik hastaların zihinlerini inceleyerek sağaltma yöntemiydi (Atalay, 2013). Takip eden süreçte, çocuklukta cinsel içgüdülerin normal gelişimini ortaya koyması ve düşlerin yorumlanmasına dayanan, günlük düşünce

Wachthel ‘in Döngüsel Psikodinamik Kuramı

Wachthel ‘in Döngüsel Psikodinamik Kuramı Bütünleyici psikoterapi yaklaşımları, temel psikoterapi yaklaşımlarının her danışan için etkili bir çözüm seçeneği oluşturamayacağından yola çıkarak, temel psikoterapi yaklaşımlarının bütünleşmesi gerektiğini savunmaktadırlar. Bir bütünleştirici psikoterapi yaklaşımı olan Wachthel’in  döngüsel psikodinamik yaklaşımı da  özellikle psikanaliz ve davranışçı terapi gibi bazı kuramların kişilik kavramları ile psikoterapötik tekniklerini birleştiren bir yaklaşımdır. Davranışçı ve psikanalitik terapinin bütünleştirilmesi temelde birbiri ile alakasız görünen  iki farklı yaklaşımı birleştirmek şeklinde algılanabilir. Bu noktada Wachthel ve arkadaşlarının yaklaşımları bütünleştirirken temel aldıkları dayanakları bilmek gereklidir. Ortaya koydukları döngüsel psikodinamik yaklaşımı, bireyin yaşadığı psikolojik çatışmaların davranışlarında sorunlar yarattığı ve davranışlardaki sorunların da bireyin içsel sorunlarına yol açtığına olan inançtan yola çıkt